Avrupa Demokratik Güç Birliği’nin (ADGB) öncülüğünde gerçekleştirilen eylemlerde, TC devletinin devrimci tutsaklara yönelik tecrit, işkence, hak gaspı ve yaşam hakı ihlali teşhir edildi.
İSVİÇRE
İsviçre’nin Zürih, Bern, Luzern, Lozan ve Basel kantonlarında, 28 Aralık Salı günü Faşist TC devletinin tutsaklara dönük saldırı politikası teşhir edildi. Avrupa Demokratik Güç Birliği (ADGB) çağrısı üzerine Avrupa’nın bir çok şehrinde olduğu gibi eş zamanlı olarak Roboski Katliamı’na ve hapishanelerde katledilen politik tutsaklara ilişkin eylemler gerçekleştirildi.
Zürih
Zürih’te saat 18:00’de Bahnhofplatz’da bir araya gelen kitle özgürlük mücadelesinde ölümsüzleşenler anısına saygı duruşu yaparak eylemi başlattı. Son dönemlerde hapishanelerde katledilen politik tutsaklar ve Roboski katliamına ilişkin Almanca, Kürtçe ve Türkçe olmak üzere üç dilde açıklamalar okundu. Son dönemde politik ve hasta tutsakları hedef alan TC devletinin politikalarına ve devlet eliyle öldürülen hasta tutsakların durumuna dikkat çeken basın metninde “İHD’den alınan güncel bilgilere göre şu anda 604’ü ağır hasta olmak üzere 1.605 hasta tutuklu bulunuyor. Adli Tıp Kurumu’nun (ATK) hasta mahpusların cezaevlerinde „gözaltında kalamayacağına“ dair belgelere, belgelerini onaylamamalarına ve tahliyelerini savunmamalarına ilişkin net talimat aldığı biliniyor. Faşist AKP-MHP iktidarı ekonomik ve yapısal krizlere ve sosyal hoşnutsuzluklara ve buna bağlı olarak daha da büyük bir krizin içine girdi. Sosyal muhalefet güçlendi, bu da mahkumlar üzerindeki baskıyı stratejik olarak artıran iktidardakilerin korkularını büyütüyor. Eylemimiz hapishanelerdeki devrimci demokrat yurtsever tutsakların yaşam haklarının savunulması, en temel hak taleplerinin desteklenmesi içindir” denilerek eylem sonlandırıldı.
Basel
Claraplatz’da bir araya gelen ADGB bileşenleri eylemlerine başta Roboski Katliamın’da ve hapishanelerde işkenceyle katledilenleri anarak başladı. Sürdürülen devlet zulmüne dikkat çeken dövizlerin taşındığı eylemde başta Aysel Tuğluk olmak üzere tüm hasta tutsaklara özgürlük istendi. Eylem okunan basın açıklamasının ardından sonlandırıldı.
Bern
Hasta tutsaklarla dayanışma eylemlerinden bir diğeri de Bern kantonunda gerçekleştirildi. Bern bahnhofunda bir araya gelen devrimci, yurtsever kurumlar tüm politik tutsaklara özgürlük yazılı pankart açarak, hapishanelerdeki zulmün ciddiyetine ilişkin konuşmalar gerçekleştirdiler. Eylem esnasında söz alan ADGB Avrupa sözcüsü Tuncay Yılmaz; “Bizler bu hukuksuzluğu gündemleştirerek tüm Avrupa kamuoyu nezdinde teşhir etmeyi sürdüreceğiz” dedi ve “Faşizmi birlikte yeneceğiz” kampanyasını sonuç alıncaya kadar devam edeceklerini sözlerine ekledi. Faşist TC devletinin Avrupa Birliği ile işbirliği içerisinde olduğunu ve Avrupa’daki devrimci, sosyalist, yurtseverlere karşı bir saldırı, baskı furyası geliştirdiğini ifade etti. Yılmaz sözlerini; “ Bulunduğumuz her alanda faşizme karşı mücadele edeceğiz” diyerek sonlandırdı.
Lozan
İsviçre’nin Lozan kantonunda ADGB’nin çağrı üzerine St. Laurent kilisesi önünde bir araya gelindi. Eylem TC hapishanelerinde devlet zulmü ile katledilenler, devrim mücadelesinde şehit düşenler ve 10. yıldönümünde hala adaletin sağlanamadığı Roboskî Katliamı’nda yaşamını yitirenler anısına bir dakikalık saygı duruşunda yapılarak başladı. Hasta tutsakların durumuna dikkat çeken ifadelerin ve katledilen Garibe Gezer, Halil Güneş, Abdulrezzak Suyur, Vedat Cem Erkmen, İlyas Demir’in resimlerinin yer aldığı dövizler taşındı.
Ortak basın metninin okunması üzerine ADGB temsilcisi Ali Orak; tutsaklara yönelen, devrimci tutsakların iradesini tamamen teslim almayı amaçlayan bu saldırıların, 19 Aralık cezaevleri katliamlarının bir devamı olduğunu belirterek, “Bizler ADGB olarak bugün Avrupa’nın onlarca merkezinde alanlara çıkarak, zindanlarda tutsakların sesi olmak istedik. Avrupa kamuoyunu bilgilendirmek ve tutsakların sesi olmak için ADGB olarak alanlarda olmayı sürdüreceğiz‘ dedi.
Luzern
Luzern kantonunda eylem adresi Bahnofplatz olarak belirlendi. Eylem HDP Bahçelievler şubesine düzenlenen faşist saldırının lanetlenmesi ile başladı. Faşist TC devletinin her alanda Kürtlere ve muhaliflere yönelik saldırılar geliştirdiği ve bu kapsamlı saldırılar karşısında birlik olmanın gerekliliği vurgulandı. Roboski Katliamı’nda yaşamını yitirenlerin de anıldığı eylemde adaletin sağlanması ve yine aynı şekilde hapishanelerde ölüme terk edilen hasta tutsakların bir an evvel serbest bırakılması talebi dillendirildi. Konuya ilişkin konuşmasını gerçekleştiren CDK-Luzern Eşbaşkanı Ercan Güneş, Türk devlet faşizminin her dönem devrimci direnişin kalesi hapishanelere saldırılarla iradeyi teslim almayı hedeflediğini belirterek, “Bizler bu saldırıların esasında Türk işgal devletinin Medya Savunma Alanları’nda almış olduğu ağır yenilgin bir intikamı olduğunun farkındayız. Bizler bulunduğumuz her yerde gerek özgür dağlarda gerilla direnişini gerekse zindanlarda tutsakların direnişini sahipleneceğiz” dedi.
AVUSTURYA
Türkiye ve T. Kürdistan’ı hapishanelerinde tutsaklara yönelik devlet zulmüne, şüpheli tutsak ölümlerine ve tedavileri engellenen hasta tutsakların durumlarına dikkat çekmek için Avrupa Demokratik Güç Birliği’nin (ADGB) başlatmış olduğu eylemlerden biri de Avusturya’nın başkenti Viyana’da gerçekleştirildi.
Dün (Salı) saat 18:00’da, Viyana’nin en işlek caddelerinden biri olan Neubaugasse’da gerçekleşen eylemde ADGB adına yapılan açıklamada „Hapishanelerde hak gaspları, sürgün ve sevk işkencesi devam ediyor. Son bir ayda 7 tutsak hayatını kaybetti. Bu ölümler devlet tarafından “hasta” ya da “intihar” adı altında kamuoyuna sunulmaktadır. Garibe Gezer, Vedat Erkmen, Halil Güneş gibi devrimci, yurtsever tutsakların katili devlettir. Yine yüzlerce tutsak ağır hasta olmalarına karşın, hiçbir önlem alınmamakta, tutsaklar ölüme terk edilmektedir. Tutsak eski HDP Milletvekili Aysel Tuğluk ve yüzlerce ilerici, devrimci ve yurtsever tutsak ağır hastalık koşullarında direnişlerini sürdürmektedirler.“dendi.
19 Aralık, Maraş ve Roboski katliamlarını konu eden pankartların da taşındığı eylemde Yeni Kadın adına da bir açıklama yapıldı.
ALMANYA
Hamburg
Almanya’nın Hamburg kentinde Türkiye ve T. Kürdistan’ı zindanlarında devlet eliyle işlenen cinayetleri protesto etmek amacıyla protesto mitingi düzenlendi. Avrupa Demokratik Güç Birliği (ADGB) tarafından dün organize edilen miting, kentin en işlek semti Altona’da yapıldı.
ADGB adına bir bildiri okuyan sanatçı ve insan hakları aktivisti Leman Stehn, hapishanelerde katledilen insanların bizzat devlet emriyle katledildiğine dikkat çekerek, tüm bu katliamların önüne geçebilmek için de devrimcilerin omuz omuza, yürek yüreğe hareket etmesi gerektiğini söyledi.
KCDK-E Eşbaşkanı Yüksel Koç da yaptığı konuşmada şunlara değindi: “Faşist AKP-MHP iktidarı Kürtlere karşı düşmanlık hukukuyla hareket ediyor. Kürt halkını ve onun cezaevlerindeki temsilcilerini katlederek, bunu kendisi için bir varlık gerekçesi yapıyor. İnsanları zindanlarda tutmak yetmiyormuş gibi içeride de öldürüyor. Bu cinayetlere karşı sesimizi yükseltmezsek, devlet pervasızca bu insanları katletmeye devam edecektir. Kendisine insanim ve vicdan sahibiyim diyen herkesin bu cinayetlere karşı tepkisini ortaya koyması gerekiyor.“
Young Struggle gençlik örgütü adına okunan bildiride de, siyasi tutsaklar özerinde devam eden baskı, işkence ve cinayetlerin bir an evvel son bulması gerektiği kaydedilerek, sosyalist gençlik hareketi olarak her zaman Kürt halkı ve cezaevlerinde rehin tutulan insanlar için ortak mücadele vurgusu yapıldı.
Köln
Almanya’nın Köln kentinde Avrupa Demokratik Güç Birliği’nin (ADGB) çağrısı ile dün yapılan miting, saat 16.00’da Bahnhofvorplatz’da başladı. Zındanlarda Garibe Gezer’in hayatını kaybetmesi ile başlayan tutsak katliamlarına ve tutsaklara dönük uygulanan tecrit, işkence, insanlık dışı uygulamalara dikkat çekildi.
Mitingde ADGB adına konuşma yapan Süleyman Gürcan şunları söyledi: “Son bir ayda işkence sonucu ve tedavi edilmedikleri için cezaevlerinde 7 tutsak hayatını kaybetti. Bu AKP-MHP rejiminin politik tutsaklara dönük tutumunun bir göstergesidir. Avrupa Demokratik Güç Birliği olarak herkesi cezaevlerinde bulunan tüm politik tutsakların sesi olmaya çağırıyoruz‘ dedi.
Sürgünde yaşayan HDP eski Milletvekili Nursel Aydoğan da burada bir konuşma yaptı. Aydoğan, “Bir ülkenin demokratik olup olmadığını bilmek istiyorsanız, o ülkenin cezaevlerine bakmalısınız. Cezaevleri o ülkenin aynasıdır. Bugün Türkiye’de cezaevlerinde on bini aşkın politik tutsak var. Gün geçmiyor ki cezaevlerinden ölüm, işkence, insan hakları ihlali haberi gelmesin. Faşist Erdoğan-Bahçeli hükümeti büyük bir yalana sığınarak Türkiye’de demokrasi olduğunu söylüyor. Fakat cezaevleri tablosundan hareketle şunu rahatlıkla söyleyebilirim; Türkiye’de demokrasi yok. Türkiye’de faşist bir iktidar ve faşizm var” dedi.
Mitingde Avrupa Kürt Kadın Hareketi’nin cezaevlerindeki katliam ve işkencelere dönük yaptığı açıklamada okundu. Cezaevlerinde uygulanan işkence ve katliam politikalarının sonucu olarak son bir ayda Garibe Gezer’in ölümü ile başlayan süreçte 7 tutsağın katledildiği vurgulanan açıklamada, başta Aysel Tuğluk olmak üzere bütün hasta tutsakların derhal bırakılması talep edildi.
Miting, 8 Ocak’ta NRW çapında katılımlarla Düsseldorf’ta yapılacak Paris Katliamı’nı protesto yürüyüşüne katılım çağrısı ile sonlandırıldı.
